19 Mayıs 2013 Pazar

HOTEL SU



Bu dört günlük Antalya kaçamağında, planımız iki günlük tatil köyü deneyiminden sonra
Hotel Su’da bir gece kalmak ve son gün Koprülü Kanyonda rafting yapmaktı.


Havaalanı - Gloria arasında kullandığımız Via transferdenoldukça memnun kalınca
bizi Hotel Su’ya da aynı firma götürdü. Enteresan dizayn ve dekorasyonunu pek çok 
konaklayan arkadaşımdan duyduğumdan merak içinde vardım otele. Her yerin ve 
herşeyin bembeyaz olduğu dekorasyon başlarda bir fiction filminde olduğunuzu 
hissettirse de kısa sürede alışıp otelin housekeeping’i için durumun ne kadar zor 
olduğunu düşünmeye başlıyorsunuz.


Güleryüzlü personel, balkona yerleştirilmiş yataklar, oldukça konforlu, sade ve şık
bir dekorasyona sahip odalar, varaklı motifler peşinden koşan pek çok işletme 
açısından örnek olacak nitelikteydi. Minibarı, maxibar haline getirip tatilde ihtiyacınız
olabilecek pil, güneş kremi ve bilumum evde unutulan malzemeyi eklemeleri de bence
süper bir fikir.


Konaklamamıza sadece kahvaltı dahildi o yüzden akşam yemeğini Antalyalı arkadaşların
tavsiyesine uyup kapı komşusu olan 7 Mehmet’te yedik. Yemyeşil bahçesinde, Vedat 
Milor’un anlata anlata bitiremediği damak çatlatan kebapları denedik ve çok memnun 
kaldık, darısı bir sonraki ziyaretin başına. 


Hiç yorum yok: