Bu sefer bakın ne kadar uzun zaman oldu şöyle meşguldum pek de yorgunum diye
başlamayacağım, yazmadım ama şimdi sözüm var, düzenli yazacağım, nereden
başlayacağım diye de çok düşünmeyeceğim, sondan başlıyorum.
Bu sene bizim için karpuz denize 28 Nisan’da düştü, plan program vakitlice yapıldı
hatta sonuna 2 gün daha eklendi, 1 Mayıs ile birleştirildi. İki gece Belek üstü Antalya
karara bağlandı, tatil köyü konseptine ne kadar uzak da olsak geçen kışın acısı çıkar
deyip seçimi de Gloria Serenity'den yana yaptık.
Girişte afili bir karşılama güler yüzlü hoşgeldiniz seansı sonrası bize ikram edilen öğle
yemeğine teşekkür etsek de temkinliydik ve belki biraz da şüpheli, odayı alıp etrafı tura
çıktığımızda ise oldukça keyifli.
Benim tahminimden çok daha sessiz, çok daha yeşil ve mevsim nedeniyle genel misafir
kitlesi 65 yaş üzeriydi.
Yüzmek için alternatifler arasında yaklaşık 1 km boyunca tüm ana binayı çevreleyen açık
havuz, kapalı havuz ve geniş bir plaj içinden iskelenin pek keyifli gözükmesi üzerine denizi
seçtik. Hava 36 derece olduğundan suyun ısısı da bizi hiç rahatsız etmedi.
Bizim için yeme - içme mevzusu da özellikle her şey dahil tesis seçiminde en dikkat edilmesi
gereken konulardan, bu sefer yarım pansiyon konaklayıp her yeri denemek istedik. Italyan
restaurantı, snack bar ve ana restaurantı denedik ve hepsinde ala-carte yemek yemiş kadar
özenli ve lezzetli sonuçlar aldık.
Son olarak beni en etkileyen noktayla bitirmek istiyorum genelde mevsimlik tesislerin (Gloria
otelleri kışın da açık) personeli kışın tutamasından kaynaklanan bir servis sıkıntısı vardır, otele
giriş yaptığımızdan beri hep güleryüzlü çalışanlarla karşılaştığımızdan son gün dayanamayıp
barmene işin sırrını sordum ve 7 senedir aynı otelde çalıştığını, patronunu çok sevdiğini
söyledi, oldukça zor şartlarda uzun saatler çalışıp bu kadar keyifle servis veren çok az
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder