CARTAGENA

Cartegena Kolombiya'da gördüğümüz en şirin yerlerden biriydi, eski şehir pek
çok ülkede gördüğümüzden farklıydı, normalde oldukça turistik olmasını beklerken
Cartagena'da yerli halk hayatına gayet olağan bir şekilde devam ediyordu.

Sokakların bu kadar renkli olmasının nedeni rengarenk boyanmış eski evler değildi,
termosla kahve satan, sokakta manikür pedikür yapan, meyve ve meyve suyu satan
güleryüzlü Cartagena halkının enerjisiydi.

Eski şehri 1 saat gibi bir sürede keşfettikten sonra meydanda ertesi gün için tören
provası yapan gençlerle karşılaştık.

                               

Eski şehrin merkezindeki kiliseyi de gezdikten sonra New york Times muhabirinin Cartegana
İstanbul karşılaştırmasına kesinlikle katılıyorduk. Cartegena gerçekten İstanbul'un
curcunasına benziyordu tek fark günde beş vakit ezan sesi yerine daha sık aralıklarla
duyduğunuz salsa melodileriydi.

Gün batımınıda surlara çıkarak fotoğrafladık.





Havanın boğucu sıcaklığı akşamda devam ediyordu, alışmak pek mümkün değildi
mümkün oldukça daha fazla sıvı tüketmeye dikkat ettik. Nefis ananas sularını Zebra'da
içtik, akşam yemeği için de Reina'da bir dilim pizza ve bir Aguila yetmişti.

Yemek sonrası bu kadar sıcakta uyumamızı kolaylaştıracağını umarak, otelimize oldukça yakın bir mekanda meşhur romlarıyla yapılmış bir mohito ve cin-tonik içtik.