9 Haziran 2011 Perşembe

BERLIN - SOYKIRIM MÜZESİ



Alexander Platz'dan sonra meşhur Brandenburg kapısını selamlayıp soykırım
müzesine geçtik, ikinci dünya savaşı sırasında katledilen milyonlarca kişiyi
temsil eden yüksek mozelelerin arasından ulaştığımız giriş kapısında,
pek çok dilin yanısıra Türkçe bir rehber bulmak da bizi pek şaşırtmadı.



Uzun araştırmalar sonucu katledilen pek çok kişi hakkında toplanılan
bilgilerin sunulduğu müzeye 14 yaşından küçükler giremiyor, ailelerin
özel kayıtlarından getirilen fotoğraflar durumun vahimiyetini gayet açık
şekilde gösterdiğinden, müzeye giriş yaşı konusunda hassasiyet gösterilmesi de
çok doğal.



Toplama kamplarında hayatlarını kaybedenlerin yakınlarına yazdıkları
(son) mektuplar, her ülkenin(Yunanistan'dan bile getirilenler varmış
ben maalesef bilmiyordum)kaybettiği kişi sayısının yazdığı duvarlar
ve yine kaybedilen her kişinin adının ve soyadının okunduğu bölüm,
içimiz burkularak gezdiğimiz kısımlardı, tüm kayıpların isimlerinin
okunmasının da 6 yıl sürecek olması yine çok acı ama bir o kadar da gerçekti.



Müzeden buruk ayrılmamız doğaldı çok az kaynakta bu kabus gibi
dönem bu kadar yalın ve direk anlatılıyordu ve bence bir başka
acı gerçek de yaşanılanlardan hiç kimsenin ders almamış olması ve
bu zavallı dünyanın kimbilir daha ne vahşetler görecek olmasıydı.

Hiç yorum yok: