20 Mayıs 2013 Pazartesi

KOPRULU KANYON RAFTING



Bize yakışmayacak yavaşlıkta geçen 3 gün sonunda internetten bulduğumuz Fortune
Rafting ile Köprülü Kanyon'a gidecek ve akşam Istanbul'a geri dönecektik.

After 3 days resting at the hotel,  we were ready for action. Our plan was to go rafting
with Fortune Rafting in Koprulu Kanyon and catch our plane back to Istanbul.

İşin aslı rafting için debinin en yüksek ve suyun en soğuk döneminde bu işe kalkışmak pek
içimden gelmiyordu zaten bu yüzden hangi şirketle gideceğimize son gün karar verdik.
Rezervasyon sırasında sabah 9:00'da bizi otelden alabileceklerini söylediler ve tam
saatinde kapıdaydılar.

Even April & May were best months for rafting, we weren't sure about it that is why we
found the company from internet on our last day of our holiday. They were at the door of
the hotel just on time at 9:00 am.



Daha sonra hem rehberimiz, hem şirketin sahibi olduğunu öğrendiğimiz şoförümüz Mehmet
ana dili gibi Rusça, Almanca ve İngilizce konuşuyordu, komşu otellerden de aldığımız
grup üyeleriyle beraber yaklaşık 2 saatlik bir yolculuk sonrası Fortune Rafting'in yemyeşil
bahçesine vardık.

Our guide was also our driver (and owner of the company) and he could speak Russian, Deutsch and French fluently. After two hours driving we reached to Fortune Rafting.


Mehmet, bize parkuru ve programı anlatıp, suyun 12 derece olduğunu söyler söylemez
yüzümün şeklini görmüş olmalı ki dilersek neoplan elbise verebileceğini söyledi.
Grubumuzda bu elbiseyi giyen bir tek bendim. Bottan düştüğümüz takdirde ayağımızı
kayalara vurup incitmemek için gereken plastik ayakkabıları da giydikten sonra yola
çıkmaya hazırdık.


Parkurun başlangıcında gördüğümüz devrilen botlar, kanolar ve düşen yolcuları uzun
uzun izledikten sonra raft botuna en son binen bendim. Ufak tefek olmamın verdiği
kolaylıkla kendimi sabitlemenin bir yolunu da buldum.


Yaklaşık 1 saat süren yolculukta sağlam ıslansak da rehberimiz Mehmet'in gayet
profesyonel manevraları sayesinde suya düşen olmadı ama kendi isteğiyle atlayıp
yüzen turistler vardı. Beni yol boyunca en çok şaşırtan şey Mehmet'in komutlarıyla
yukarı, sağa ve sola baktıkça bizi kameraya çeken birilerini görmemiz ve bu pozların
geri döndüğümüzde bir cd haline getirilmiş olmasıydı.



Parkur tam başladığımız yerde bitti ve bizi nefis bir öğle yemeği bekliyordu, canla başla
tüm organizasyonun eksiksiz çalışmasını sağlayan Mehmet film ve fotoğrafların montajını
yapıp, bizi tekrar otellerimize bıraktı.

Yol boyunca gruptaki turistler rafting için pek çok yabancı firma olmasına rağmen
 seçimlerinin ne kadar doğru olduğunu, biz ise işine canla başla sarılan ve severek
yaptığı her halinden belli bu genç adamın ne kadar başarılı olduğunu konuşuyorduk.


Hiç yorum yok: