16 Haziran 2011 Perşembe

BERLİN - MARKTHALLE - KREUZBERG



Alışveriş sonrası programda Türklerin en fazla yaşadığı mahallelerden biri
olan Kreuzberg yakınlarında yine Hazal Yılmaz'ın anlata anlata bitiremediği
bir tavukçu vardı zaten bu kadar gelip kızarmıs tavuk yemeden eve
dönmek de olmazdı.



Aşağı yukarı herkesin Türkçe konuştuğu mahallede ilerlerken önce duruma
biraz şaşırsak da kısa sürede adapte olduk ve Zur Kleinen Markthalle'nin
yemyeşil bahçesinde tahta masalara kurularak nefis tavuğumuzu beklemeye
başladık (30 dakika kadar sürdü)sonuç kesinlikle beklememize değdi.



Tavuğun en yakın iki arkadaşı

Berlin'e gelmişken görmeden dönmeyin dedikleri bir başka yer de
Charlie's pointti, bize oldukça turistik gelen mekanda fotoğraf
için 2 € talep ettiklerinde de tebessüm ederek biraz uzaklaşıp
bu fotoğrafı çektik.



Güneşin batmasına 2-3 saat kala bu güzel şehirde en keyif aldığımız
müzeler adası ve Hackerer Str arasında ki bölgede vakit geçirmeye karar
verdik, nehir kenarında keyifle dans edenler, şezlonglarda güneşlenenler,
güneşin batışını bir bardak rose ile kutlayanlar herkes oradaydı.





Tekrar geliriz diye düşünmek, şunları yapamadık bunlar kaldı
diye düşünmekten daha iyi geliyor bünyeye, bu hissiyat kuvvetlenince
biz de rahatladık ve bıraktık telaşı, uzandık Ampül adamların
şezlonglarına.

Hiç yorum yok: