Çeşme demek mis gibi deniz demek, en güzel turkuaz demek bu yüzden çok güzel geliyor Kasım ayında bu resimlere bakmak ve hatırlamak, Çeşme klasiklerinden Sakarya mahallesi denen mekana gitmeden (aslında koyun ismini öğrenmiştim ama yine unuttum Çeşme 7800 otelin hemen yanı) ve bu manzaraya karşı bir türk kahvesi içmeden dönmedik İstanbul'a.
Yolluk olarak da bol sakızlı ve lorlu kurabiye alındı, Dost pidecisinin karşısındaki ufak fırından.
Ps: Akşam yemekten sonra gençliğin çılgınca aktığı gündüz plaj olarak da hizmet veren Ayayorgi'deki Paparazziye de uğradık ve çok eğlendik, yazlık mekanlarda sadece Türkçe pop ve abuk remix parçalarla eğlenebileceği yanılgısını yenmiş, nostaljik şarkıların sadece Big in Japan'den ibaret olmadığı bu mekanda bizim Çeşme klasiklerine girmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder