10 Mayıs 2010 Pazartesi

MARAKEŞ - DJEMAA EL FNA - KOUTOUBIA CAMİİ

Odalarımıza eşyaları bırakıp hemen dışarı çıktık Old Medinanın labirent gibi sokaklarından merakla beklediğimiz meşhur meydana El Fna'ya doğru yürümeye başladık. Sokaklar çok pis olmamasına rağmen yol kenarındaki kasap, kızartılan balık ve bilumum başka şeyden gelen kötü kokular ve sağımızdan solumuzdan vızır vızır gecen motorsikletlerle mücadele sonucu meydana ulaştık.

Gündüz El Fna



Akşam El Fna

Zavallı maymuncuklar

Öncelikle bu meydanın gündüz ve gecesi cok farklı, gündüz elinize ayağınıza kına yapmak isteyenler, maymun ve yılan oynatanlar, meyve suyu satanların yerini akşam daha evvel bahsettiğim kızartmacılar ve yoğun bir duman tabakası alıyor.

Biz zaten 32 saattir kafamızı yastığa koymadığımızdan (ben hariç)sarhoş gibiydik ve hızlıca meydanı geçip meşhur Koutoubia camine vardık.

Koutoubia Camii



Daha evvel okuduklarımın tersine müslüman olmamız bize bu ülkede hiçbir fayda sağlamadı hatta tam tersini bile söyleyebilirim, Koutoubia'yı tavaf edip meydanı seyredebileceğimiz bir cafeye oturduk. Teneke kutuda Colamızı içerken etraftaki siparişleri de kaçırmadık sonradan bir başka mekanda denediğimiz nane çayını içmediğimize pişman olacaktık.

Nane çayı

Souklar

Akşama kadar uyanık kalamayacağımızdan bizim kapalı çarşıyı andıran Soukların arasından oteli bulmaya çalıstık ve pek basarılı olamadık, düşünceli bir Faslı
bizi otele götürüp karşılığında ısrarla Euro isteyince büyük hayal kırıklığına uğradı zira bizim nereden geldiğimizi bilmiyordu.

Hiç yorum yok: